Kitap Notları

Dünyayla Benim Aramda

Amerikalılar demokrasiyi, zaman zaman Tanrılarına karşı gelmiş olduklarının ancak hayal meyal bir farkındalığına izin verecek şekilde tanrılaştırırlar. Ama demokrasi affedici bir Tanrı’dır ve Amerika’nın sapkınlıkları –işkence, hırsızlık, köleleştirme, bireyler ve milletler arasında o kadar yaygındır ki hiçbirisi kendinin bundan bağışık olduğunu ilan edemez.

Sosyolojinin, tarihin, ekonominin, grafiklerin, gerilemelerin hepsinin, büyük bir şiddetle, bedenin üstüne indiğini hep hatırlamalısın.

Rüya, güzel bahçelere sahip mükemmel evlerdir.

Rüya, nane şekeri gibi kokar ama tadı çilekli galeta tatlısına benzer.

Ben meraklı bir çocuktum ama okullar merakla hiç de ilgilenmiyordu. Uyumla ilgileniyorlardı.

Amerikalıların çok büyük bir kısmı Rüya’yı muhafaza etmek için ellerinden geleni ardına koymayacaktır.

“Niyet” ve “kişisel sorumluluk” gibi sözlerin amacı geniş bir temize çıkarmadır. Hatalar yapıldı.

Bedenler kırıldı. İnsanlar köleleştirildi. Niyetimiz iyiydi. Elimizden geleni yaptık.

“İyi niyet” tarihten muaf olmak için bir izin kâğıdı sağlama alan bir uyku ilacıdır.

Hayatından vazgeçme, hayatını muhafaza et, şayet vazgeçmen gerekiyorsa, eşit bir alışveriş olduğundan emin ol.

Bilmeni istediğim şey şu: Amerika’da siyahi bedeni imha etmek bir gelenektir – mirastır.

Kölelik sadece emeğin antiseptik bir şekilde ödünç alınması değildi. – insanların kendi bedenlerini doğal çıkarlarına  karşı gelecek şekilde size adamasını sağlamak o kadar da kolay değildir. Ve bu yüzden kölelik, sebepsiz gazap ve gelişigüzel yaramalar, kafaların yarılması ve beden kaçmaya çalıştığı sırada nehre saçılan beyin parçaları anlamına gelmelidir.

Köleler olarak biz bu ülkenin ilk talih kuşuyduk, özgürlüğünün kaporasıydık.

Siyahi hayatlar ucuzdur, ama Amerika’da siyahi bedenler karşılaştırılamaz değere sahip bir doğal kaynaktır.